Gök Tanrı
Tanrı inancı öyle sürekli bir özelliğe sahiptir ki, ilk bakışta, en genel anlamı ile Türk din tarihinin, Türklerin Tanrı ile ilişkilerinin tarihi olduğunu ve orada Tanrı’ya olan inancın temel bir “arketip“i oluşturduğunu ifade edebiliriz.
Her ne kadar elimizde yazılı belgeler bulunmasa da Türklerin arasında Tanrı inancının çok daha gerilere uzanan varlığının izlerinden söz etmek de mümkündür. Nemeth ve Hommels gibi araştırıcılar, Sümerlerin “Parlak” tanrısı “Dingir” ile Türklerin GökTanrı’sı arasındaki paralelliğe dikkati çekmektedir.
Asya’nın doğu ucundan OrtaAvrupa’nın içlerine kadar her yerde kendini gösteren bütün tarihî Türk topluluklarında hep Tanrı inancı merkezî bir yer almıştır. Menşei bilinmeyen Tanrı kelimesi çeşitli Türk topluluklarında, her bölgenin fonetik özelliklerine göre, Yakutlarda“tangara”, Kazan Türklerinde “teri”, Soyonlarda “ter”, Çuvaşlarda “tura” ya da “tora”, Moğollarda “tenggeri”1 gibi şekillere bürünmüşse de, yine de asli formunu muhafaza ederek, Türklerin kabul ettikleri bütün dinî sistemlerde yerini almıştır.2
Gerçi Türk din tarihi içerisinde, Türklerin Tanrı’yı ifade etmek için başka kavramlara da yer verdiğini, Idi, Iz, Ugan, Çalab, Bayat vb. terimleri kullandıklarını zikretmek mümkündür.3 Ancak bunların hiçbiri Tanrı sözcüğü ölçüsünde yaygın bir kullanıma erişmediği gibi, aynı şekilde onlar tarihî olarak da “Tanrı” kavramı kadar eski ve köklü kelimelermiş gibi görünmemektedirler. Örneğin, “Çalab” veya “Çeleb” terimi muhtemelen Nasturî Hıristiyanlığının etkisi altında Türk din literatürüne girmiş, bugün ise ancak bazı yer adlarında kalabilmiştir.
Hunlar GökTanrı’ya inanıyor, onu daha sonra Kaşgarlı Mahmut’un ifade edeceği üzere, hem gök hem de Tanrı anlamını içeren “Tengri” kelimesi ile ifade ediyorlardı. Göktürkler de aynı anlamda Tengri kelimesini kullanıyorlardı. Ayrıca Tonyukuk Kitabesi’nde “Türk Tanrısı” kavramına yer veriyorlardı. 763’te Mani dinini kabul eden Uygurlar, Tanrı kelimesinin başına Kün, Ay ve Kün Ay kelimelerini ilave ederek Kün Tengri, Ay Tengri, Kün Ay Tengri kavramlarını oluşturmuşlardır. Her ne kadar, Kaşgarlı Mahmut, Kâfir Türklerin büyük bir dağ, büyük bir ağaç gibi kendilerine ulu görünen her şeye tengri dediklerini ifade ediyorsa da Türklerde Tanrı kelimesi yalnızca GökTanrı’yı ifade etmek için kullanılmıştır.